Bir çift boşandıktan sonra çocuk ya da çocukların velayetleri de sonuca bağlanmış olmaktadır. Velayet davası, kişilerin boşandıktan sonra çocukların hangi tarafta kalacağına dair görüldüğü davalar olmaktadır. Bu davayı kazanan tarafın çeşitli yükümlülükleri ve sorumlulukları olmaktadır. Bu sebep ile velayeti kazanan tarafın gerekli yükümlülükleri yerine getirmesi ve bu durumlara oldukça dikkat etmesi gerekir. Velayet, hukukumuz da kişiye sıkı sıkıya bağlı olan haklardan olmasından dolayı kişi kendi isteği ile kimseye velayeti devredemez ya da bu haktan feragat edememektedir.
Aile mahkemesi hâkimi, çocuğun korunmasına ilişkin diğer önlemlerden sonuç alınamaz ya da bu önlemlerin yetersiz olacağı önceden anlaşılırsa velâyetin kaldırılmasına karar verir. Çocuğun korunmasına ilişkin diğer önlemlerden sonuç alınamaz ya da bu önlemlerin yetersiz olacağı önceden anlaşılırsa, hâkim aşağıdaki hâllerde velâyetin kaldırılmasına karar verir:
- Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velâyet görevini gereği gibi yerine getirememesi.
- Ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde yapmaması.
Bu tarz durumlar meydana geldiği takdirde velayetin kaldırılması davası açılabilmektedir.
DETAYLI BİLGİ İÇİN BOŞANMA AVUKATI SAYFAMIZI ZİYARET EDİN.
www.cetinkayahukuk.com/bosanma-avukati
Velayetin Kaldırılması İçin Gereken Koşullar
Anne ve babanın her hastalık olmasa da bazı durumlarda çocuklarının velayet yükümlülüklerini yerine getirmediği gözlenebilmektedir. Bu şekildeki durumlarda çocuğun sağlığı, eğitimi ve yaşantısı etkileneceği için velayetin kaldırılması talep edilebilmektedir. Ancak ana ve baba evli ve bunlardan sadece biri bu görevini aksatacak bir hastalığa tutulmuş ve diğer eş velayet görevini gereği gibi yapabiliyorsa velayetin kaldırılması gerekmeyecektir.
Anne ve babanın akıl hastalığı, alkol bağımlılığı, akıl zayıflığı, kötü idaresi, savurganlığı, yaşlılığı, sakatlığı ya da tecrübesizliği nedenleri ile kısıtlanmış ise velayetin kaldırılmasına olanak verilmiş olunur.
Anne ve babanın çocuklarına şiddet uygulaması, çocuklarını suç işlemeye zorlaması, cinsel bir suç işlemesi, dilendirmesi, toplumun değer yargılarına aykırı bir durumda yetiştirmesi gibi durumlar da çocukların menfaatlerine uygun düşmediği için velayetin kaldırılması davası açılabilmektedir.
Anne ve babanın çocuğa yeterli ilgi gösterme yükümlülüğü de velayet hak ve yükümlülüğünün kapsamı içinde kabul edilmelidir. Anne ve babanın bu ve buna benzer yükümlülüklerini ağır bir şekilde savsaklaması da velayetin değiştirilmesi sebebidir. Ancak savsaklamanın önemli ve devamlı olması çocuk için ağır sonuçlarının olduğunun kanıtlanması gerekir.
Eğer ki anne ve baba reşit olmayan çocuklarına karşı fuhşiyata tahrik ve benzeri bir suç işler ise velayetin kaldırılması sağlanabilir. Bu durumlar aile düzenini bozmaya yönelik suçlardır.
Vesayet Davası ve Vasi Atanması
Günümüzde adliyelerde en çok görülen davalardan birisi vesayet davalarıdır. Reşit olmayan kişilerin ya da yasal hakları kısıtlanmış olan kişilerin hak ve özgürlüklerinin korunması için hukuk adına temsili sağlanan kamu görevine vesayet denir. Her ne kadar farklı şeyler olsa da velayet ve vesayet kavramları temsil adına birbirlerine benzerler.
Bir kişinin küçük olması, alkol veya uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklarının bulunması, bakmakla yükümlü olduğu kişiler varken savurgan hallerde bulunursa, akıl zayıflığı bulunursa, kişi hapis cezası almışsa veya kendi isteği ile vasi tayini için başvurularda bulunabilir. Vasi tayininde bulunan kişiler bunamış olarak kabul edilir ve kendi kararlarını veremeyecek gözüyle bakılır. Bu tarz hasta kişilere yakınları tarafından gerekli başvurular yapılması dâhilinde vasilik tayini yapılabilmektedir. Vasilik işlemleri için başvurular mahkemeye yapılır.
Vasi olarak atanacak kişiler yetişkin insanlar olmalıdır. Dava ile ilgilenen hâkim, vasi olarak atanacak kişinin vesayetini alacağı kişiye yeterli vakti ayırıp ayıramamasına dikkat etmektedir. Hakim, vasi olarak atanacak olan kişinin üzerinde başka vesayet hakları olup olmadığına dikkat eder. Vasi olarak atanacak olan kişinin herhangi bir özrü ve engelinin olmaması gerekmektedir. Vasilik için belirli şartların sağlanması halinde öncelik olarak akrabalar ve yakınlar seçilmek için değerlendirilir.
DETAYLI BİLGİ İÇİN BOŞANMA AVUKATI SAYFAMIZI ZİYARET EDİN.
www.cetinkayahukuk.com/bosanma-avukati
Diğer Yazılar: