Velayet; reşit olmayan çocukların haklarının tümünü ifade eden ve Türk Medeni Kanunu’nda altıncı ayrımda düzenlenen bir kurumdur. Türk Medeni Kanunu’nun 335 ve devamındaki maddelerde düzenlenen velayet, boşanma davalarında çoğu zaman temel sorunu teşkil etmektedir. Nitekim ayrılma aşamasında olan anne ve baba, çocuklarının geleceğini kendilerinin tesis etmesini arzu etmekte, buna binaen Aile Mahkemelerinden çocuklarının kendilerine verilmesini ve sorumluluklarının kendilerine bırakılmasını talep etmektedir.
Boşanmalar sonrasında çocuğun velayet hakkını ele geçirmiş olan kişi daha önceki eşine karşı velayet sahibinin çocuğu göstermemesi gibi bir vaziyetle kendini gösteriyorsa bu vaziyette evvelce evli bulunan eşlerden ötekisi icra metotlarını kullanarak çocuğunu görebilmek emeli ile icra mahkemesine müracaat ederek çocuğunu görmeyi isteyebilmektedir. Bu konuda yetkili olan icra memuru tarafından hazırlanmış olan icra buyruğunun velayet sahibi kişiye tebliğ edilmesinin hemen peşinden yedi günlük müddet içerisinde çocuğu karşı tarafın görmesi sağlanmalıdır.
İçindekiler
Velayet Sahibinin Çocuğu Göstermemesi Ceza ve İcra Takipleri
Velayet sahibinin çocuğu göstermemesi vaziyetinden sonra çocuğun da tekrar teslim edilmesini takip eden vakitte çocuğa sahip olan evvelki taraf sebepsiz yere çocuğu almaya kalkar ve bunu muvaffak olursa diğer kişi için artık hiçbir sebebe gerek kalmadan çocuğun ele geçirilmesi sağlanmış olur. Bu vaziyet sonrasında alakalı icra memuru lehine karar verilen tarafa müdahale edilmemesi muhtevalı tebliğ karşı tarafa eriştirilir.
Şayet kişi bu tebliğin kaidelerine uymazsa zorla kararın yerine getirilmesinin yolu açılır ve borçlu kişi alacaklı konumunda bulunan kişinin talebi doğrultusunda cezalandırılır. Velayet sahibinin çocuğu göstermemesi dışında bir de iki tarafın da çocuğunu göremediği durumlar ortaya çıkabilmektedir. 324. madde ile belirtilen kaideler gereği şayet hem anne hem de baba çocuğun gelişimi için ihtiyaç duyulan olan özeni ve alakayı göstermezse anne ve baba çocuk üzerindeki haklarını kaybedebilirler.
Para Cezası ve Engelleme
Görüşmeyi engelleyen ebeveyne yönelik, icra masraflarını da içeren yüksek bir para cezası, tekrarında ise hapsen tazyik cezası öngörülerek bu hususun velayetin değiştirilmesine neden olacak bir gerekçe olarak Türk Medeni Kanunu’na da eklenmesi gerektiği bildirildi. Kurumun kararında ayrıca yasal değişikliklerin gerçekleşmemesi halinde çocuk teslimi sırasında polis memurunun sivil kıyafet ve sivil araçla ve mutlaka ilgili uzman refakatinde velayet sahibi ebeveynin yanına gidilmesi gerektiğine de dikkat çekildi.
Hiçbir ebeveynin çocuğunu görmek için para ödememesi gerektiğini kaydeden Babasız Bırakılan Çocuklar Çocuksuz Babalar Derneği Başkanı İbrahim Aksoy, “Kamu Denetçiliği Kurumu’nun kararı ile bizlerin baba olarak yaptığı mücadelenin haklı bir mücadele olduğu tescil edilmiş oldu. Umutsuzluğa kapılarak mücadeleyi bırakan arkadaşlarımıza bu karar yeniden umut ışığı oldu” diye konuştu.
Karşılaşılabilecek Olan Sorunlar
Çocuğun velayet hakkını elinde bulunduran tarafın, diğer tarafa çocuğu göstermemesi, yani kararlaştırılan günlerde çocukla görüşülmesini engellemesi hakkı yoktur. Bu gibi bir durumda, icra dairesine başvurarak çocuğu görmek talep edilebilir. Boşanma davası sonucundaki boşanma kararı icra dairesine götürülür ve icra emri çıkarılır. Eğer buna uyulmazsa, devlet eliyle karşı tarafın çocukla tekrar görüşmesi sağlanır.
Çocuğun velayeti hakkını elinde bulunduran taraf kötü niyetli olarak karşı tarafın çocuğu görmesi hakkını engellerse, çocuğun velayeti hakkı el değiştirebilir.
Boşanma davası sonrasında çocuğun velayeti hakkının kime verileceği kararlaştırılır. Ancak bu hak daha sonra el değiştirebilir. Boşanma davası sırasında çocuğun velayeti konusunun en önemli konulardan biri olduğunu belirtmiştik. Boşanma davası sırasında bu gibi konularda hak kaybı yaşamamak için bir boşanma avukatı yardımı alınması son derece önemlidir.
Diğer Yazılar: